İş Hukuku'na Dair

İş Hukuku Çalışma Saatleri Hakkında

Haftalık Çalışma Saatleri Bakımından;

4857 Sayılı İş Kanunu’nun 63. Md. kapsamında; haftalık çalışma süresi en çok 45 saattir. Haftalık çalışma saatinin aşılması halinde işçinin fazla mesai ücret alacağı doğmaktadır.

4857 Sayılı İş Kanunu’nun 68. Md. kapsamında; günlük çalışma süresine göre ara dinlenme süreleri belirlenmiştir. Bu bağlamda; haftalık 45 saat hesaplaması yapılırken işçinin günlük çalışma süresinde kullandığı ara dinlenme molaları (çay, kahve molası ve yemek molası vb.) çalışma süresinden mahsup edilmelidir.

• Yargıtay’ın ilke kararları kapsamında ara dinlenme olmadan çalışmak hayatın olağan akışına aykırı olduğundan çalışma süresine göre belirlenecek olan ara dinlenmenin tespiti gerekmektedir. (Yargıtay 9. H.D. 2012/17634E. 2012/22876K.)

Dipnot: 4857 Sayılı Kanunu’nun 74. Md. kapsamında; kadın işçilere bir yaşından küçük çocuklarını emzirmeleri için günde toplam 1 buçuk saat süt izni verilir, bu sürenin nasıl kullanılacağını kadın işçi belirler. Bu süre ara dinlenme süresi olmayıp günlük çalışma süresinden sayılır. Bu süre kadın işçiye kullandırılmazsa 4847 Sayılı Kanun’un 104. Md. kapsamında işverene yaptırımı idari para cezasıdır. Aksi halde kullandırılmayan süt izinleri için kadın işçi fazla mesai ücreti talebinde bulunamaz. (Yargıtay 9.H.D. 2010/54E. 2012/10632K.) Ancak işveren ile kadın işçi arasında süt izni verilmemesi durumunda ilave bir ücret ödeneceği sözleşme ile kararlaştırılabilir.

Dipnot: Yargıtay 7. H.D 2014/19591E. 2015/13315K. Sayılı kararında işçinin vermiş olduğu namaz molasını da ara dinlenme süresinin hesabında dikkate alınması gerektiğini belirtmiştir. Ancak; işçiye namaz izni verilmemesi işverenin yönetim hakkı içerisinde değerlendirildiğinden; işçi açısından haklı nedenle feshi sebebi sayılmayacaktır.

Fazla Mesai Ücretleri Bakımından;

4857 Sayılı İş Kanunu’nun 41. Md. kapsamında; haftalık 45 saati aşan çalışmalarda işçiye saat başına düşen ücretinin yüzde elli yükseltilmesiyle fazla mesai ücreti ödenmelidir. Kısacası işçi, fazla mesai yaptığı her saat başına, saat başı ücretinin 1 buçuk katına hak kazanır.

İş Kanuna İlişkin Fazla Çalışma ve Fazla Çalışma Sürelerle Çalışma Yönetmeliği’nin Bölüm 9. Md. kapsamında; zorunlu nedenler ve olağanüstü haller hariç fazla sürelerle çalışma yaptırmak için işçinin yazılı onayının alınması gerekir. Ancak bu onay işveren tarafından iş sözleşmesinin yapılması esnasında ya da ihtiyaç ortaya çıktığında alınabilir ve işçi özlük dosyasında saklanır. Eğer işçi bu onayı geri almak isterse işverene 30 gün önceden yazılı bildirimde bulunmalıdır. (RG-25.08.2017-30165)

• Bu kapsamda; işçiye fazla mesai ücretleri ödenmemesi halinde işçinin, iş sözleşmesini 4857 Sayılı İş Kanunu’nun 24. Md. II/e fıkrasına göre; haklı nedenle feshetme imkânı doğmaktadır. İşbu haklı nedenle fesih iradesi ile işçi kıdem tazminatına hak kazanır.

• Fazla çalışma yapıldığına ilişkin ispat külfeti işçide olup; işçi fazla mesai ücretine hak kazandığını her türlü delil ile ispat edebilir. Bu nokta da uygulamada; yazılı delil olarak işyeri kayıtları, mail dökümleri, puantaj kayıtları gibi doneler kullanılırken tanık delili de en çok başvurulan ikincil takdiri delil niteliğindedir.

• Dikkat edilmesi gereken asıl husus; yazılı delil ile fazla mesai sürelerinin ispatlanması halinde mahkeme fazla mesai ücreti noktasında hakkaniyet indirimine gidemez iken; tanık ile ispat edilmesi noktasında fazla mesai ücreti hesaplamasında hakkaniyet indirimi yapılır. (Yargıtay 9. H.D. 2014/17790E. 2015/31103K.)

Yargıtay 9. H.D. 2014/17790E. 2015/31103K. Sayılı kararı kapsamında; fazla mesai sürelerinin tanık ile ispatı halinde, mahkeme tarafından uygulanacak hakkaniyet indirimi hakkın özüne dokunmamalıdır. Kısacası fazla mesai ücreti üzerinden yapılacak % 50 gibi bir hakkaniyet indirimi hukuken hakkın özüne dokunacağından kabul görmeyecektir. (Uygulamada % 25 – 30 oranında hakkaniyet indirimi yapılmaktadır.)

Fazla mesai sürelerinin her türlü delille ispatının istisnası; işçinin maaş bordrolarının imzalı olması ve işbu bordrolara fazla mesai ücretinin tahakkuk ettirilmiş olması halinde ortaya çıkmaktadır.

Yargıtay 9. H.D. 2012/2445E. 2012/15255K. Sayılı kararı kapsamında; imzalı ücret bordrolarında fazla mesai ücreti ödendiği anlaşılıyorsa; daha fazla çalışma yapıldığına ilişkin işçinin ihtiraz-i kaydının olması halinde; bordroda gözükenden daha fazla çalışma yapıldığı her türlü delil ile ispat edilebilir. Bordrolar imzalı ve ihtiraz-i kayıtsız ise; işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışma yaptığı ancak yazılı delil ile ispat edilebilir.

Yargıtay H.G.K. 2013/9-1462E. 2015/869K. Sayılı kararı kapsamında; fazla mesai ve diğer uyuşmazlık hallerinde aynı işverene karşı dava açmış olan tanıkların beyanlarına tek başına itibar edilemeyeceği sabit olup diğer deliller ile birlikte desteklenmelidir.

Bu kapsamda işveren ile husumet içerisinde olan diğer işçi tanıklar, dava açan işçi ile menfaat birliği içerisinde olup beyanlarının hükme esas teşkil edemeyeceği ortadadır.

Av. Gürkan YUMUK – Av. Büşra YORULMAZ